Can Kozanoğlu ve Mirgün Cabas, edebiyatımızın önemli isimlerine kitaplarının “ilk sayfası”nı nasıl yazdıklarını soruyor! Bu soruyla başlayan keyifli sohbetler, yazarların birbirinden farklı ve değerli yazma deneyimlerini aktardıkları bir yazı atölyesine dönüşüyor. Yirmi beş önemli yazar, yazma tarzl..
SET İÇERİĞİ:• ŞEKER PORTAKALI (YENİ KAPAK)• GÜNEŞİ UYANDIRALIM (YENİ KAPAK)• DELİFİŞEK (YENİ KAPAK)Vasconcelos’un biricik kahramanı Zézé’nin maceraları şimdi tek bir setteKüçük Zézé’nin kalpleri ısıtan unutulmaz hikâyesinin başlangıcı Şeker Portakalı, hüzün ve umudu rengârenk bir serüvene dönüştüren..
SET İÇERİĞİ:• GABRIEL GARCIA MARQUEZ- KIRMIZI PAZARTESİ (YENİ KAPAK)• HERMANN HESSE - SIDDHARTHA (YENİ KAPAK)• ALBERT CAMUS - YABANCI (YENİ KAPAK)• ANNİE ERNAUX - YALIN TUTKU• KNUT HAMSUN- AÇLIKNobel Ödüllü yazarların en sevilen kitapları bir aradaAlbert Camus’nün bir 20. yüzyıl klasiğine dönüşen es..
Nasıl ki son bir sevgili, son bir bahar varsa son bir kitap da mutlaka olacaktır fakat bunun hangisi olduğunu anlayacak hiçbir işaret yok. Başından beri “58’deki kız” adını koyduğum o kız hakkında bir şey yazamadan ölebileceğim düşüncesi zihnimi kemiriyor. Bir gün, onu hatırlayacak hiç kimse kalmaya..
“Evaristo Carriego adının bundan böyle Arjantin yazınının ecclesia visibilis’inde yerini alacağına ve yazınımızın tüm saygın kurumlarının –retorik dersleri, antolojiler, ulusal yazın tarihi– bu adı anmadan edemeyeceklerine inanıyorum. Ayrıca inanıyorum ki Carriego, en doğru ve seçkin ecclesia invisi..
Yarın, şu evim dediğim şeye sahip olacağım nihayet, büyük bir şehrin yoksul bir semtinde. Yoksul bir semt, zira insan yoktan nasıl zengin olur, dışarlıklıyken, hiç yeri yurdu olmamışken, zengin olmayı da istememişken? Bir adam köpeğine son kez sarılırken heykele dönüşüyor. Bir kadın, kocasının uyurk..
Şifreli yazılarımı tuttuğum hatıra defterimi ve ilk şiirlerimi Macaristan’da bıraktım. Erkek kardeşlerimi, annemi babamı, haber bile vermeden, bir veda bile etmeden geride bıraktım. Ama hepsinden de önemlisi o gün, 1956’nın o Kasım sonu, bir halka olan aidiyetimi kesin olarak kaybettim. Macaristan’d..
Şifreli yazılarımı tuttuğum hatıra defterimi ve ilk şiirlerimi Macaristan’da bıraktım. Erkek kardeşlerimi, annemi babamı, haber bile vermeden, bir veda bile etmeden geride bıraktım. Ama hepsinden de önemlisi o gün, 1956’nın o Kasım sonu, bir halka olan aidiyetimi kesin olarak kaybettim. Macaristan’d..
Neden günlüğümü yayımlamayacakmışım ki? Her tür yayın organında daha evvel adlarını dahi duymadığım insanların hatıralarının basıldığını gördüm; sırf “önemli bir adam” olmadığım için benim günlüğüm neden ilginç olmayacakmış... Grossmith kardeşler, Evelyn Waugh’un okuduğu en komik kitap olduğunu söyl..
Hubert kendisine söylenenlerin tamamına inanıyordu, ama olacakların en önemli kısmı, yıllar sonra yetişkin bir erkeğe dönüştüğünde dünyanın ona hangi gözle bakacağı söylenmemişti. İşin o faslını anlatabilecek tek bir sözcük bile yok gibiydi: Coğrafi konumu dışında hiçbir şeyini bilmediğin bir ülkede..
Yukio Misima, XX. yüzyil Japon edebiyatnin hirçin çocuguydu. Nobel Ödülü adaylari arasinda sik sik adi geçtigi halde asiri milliyetçi, narsist, anti-humanist nitelemeleriyle suçlandi. Ancak bu elestirilerin temelinde, yazarin geregince anlasilamamis olmasi vardir. Misima, Ikinci Dünya Savasi’nda Jap..
Paul Auster’in yeni romani Görünmeyen, dünya elestirmenlerinin degerlendirmesinde yilin en iyi kitaplari arasina alinmakla kalmadi, yazarin en önemli romani olarak da tanimlandi. Paul Auster bu romaninda gerçekle bellek, yazarlikla kimlik arasindaki belirsiz siniri irdeleyerek Amerika’nin en görkeml..
“Ne yapalım?” dedi kendi kendine, kararlı bir şekilde. “Bu ne demek? Bu meseleye dosdoğru yaklaşmaktan korkuyor muyum? Ne yani? Bu genç subayla aramızda, diğer tanıdıklarımla ilişkimden başka bir ilişki mi var, böyle bir şey olabilir mi?” Küçümsercesine gülümsedi ve yeniden kitabı aldı ama artık oku..
Bir kadının gönlüne cidden sahip ve hâkim olamadıktan sonra onu zorla, baskıyla kendinize boyun eğdirmiş görünmekte ne lezzet bulunur?Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın uzun yıllardır gölgede kalmış, değeri anlaşılmamış bir başyapıtı olan bu roman, kadın-erkek ilişkilerinin bugüne göre bile ileri bir noktada..
Umberto Eco, her ne kadar romancılığıyla daha ön planda olsa da, elbette roman yazmadan önce de sanatı, kültürel ve bilimsel tartışmaları gazete ve dergilerde yayımladığı yazılarla yönlendiriyordu. Günlük Yaşamdan Sanata, Eco'nun Antik Yunan'dan Ortaçağ'a, Rönesans'tan bilişim çağına uzanan derin bi..
Umberto Eco'yu okurlarimiz, Can Yayinlari arasinda çikan yogun içerikli romanlariyla ve felsefe agirlikli denemeleriyle taniyorlar. Somon Baligiyla Yolculuk ise onu bir baska yönüyle, parodi yazarligiyla tanitacak sevenlerine. Eco'nun 1959- 1992 yillari arasinda kaleme aldigi ve kimi `Küçük Günce' b..
“En nihayet, insanlari tamamen seytanin nüfuz mintikasina sokabilecek kudret sunlardir: Kuru gürültü, ahenksiz fakat dinmeyen bir samata, sonsuz bir söz ve seda anarsisi! Samata samata... Manali manasiz, lüzumlu lüzumsuz, ebedî bir gümbürtü ve çiglik! Bunlari insanlara dinamizm, kudret, hareket diye..
Her yazar, kitaplarina kendini de saklar. Ama gün gelir satir aralarinda anlatmaktan vazgeçer kendisini. Artik yas kemale ermistir. Yasadiklari, yasayamadiklari, düsleri, gerçekleri... Hesaplasma zamanidir. Paul Auster'in kendi hikâyesine dönerek yazdigi Kis Günlügü, siradan bir yasamöyküsü degildir..
Caz müzisyeni Izzy Maurer, New York’taki bir gece kulübünde bir kaza kurşunuyla vurulur ve yaşamı tümüyle değişir. Izzy, gizemli bir taşın büyüsüne kapılarak, ruhunun tuhaf ve ürkütücü labirentinde masalsı bir yolculuğa çıkar. New York Üçlemesi, Şans Müziği, Ay Sarayı, Brooklyn Çılgınlıkları gibi ro..
Kırmızı Defter’deki öyküler, Paul Auster’ın özel dünyasına girmek isteyenler için biçilmiş kaftan. New York Üçlemesi, Ay Sarayı, Şans Müziği, Timbuktu, Brooklyn Çılgınlıkları, Yazı Odasında Yolculuklar, Yükseklik Korkusu gibi yapıtlarında olağanüstü düş gücünü ortaya koyan Auster, bu kitabındaki öyk..
Afganistan’da bir evde, basit bir döşek... Döşeğin üzerinde, gözleri açık ama bilinçsiz yatan bir erkek... Erkeğin başucunda, dua ederek onunla ilgilenen karısı... Dışarıda, sürüp giden savaş... Kocasının tepkisizliğini fırsat bilen kadının, o güne kadar hep bastırmak zorunda kaldığı kadınlık duygul..
Yaşayan en önemli Macar yazarlardan Krasznahorkai, yapıtlarındaki biçem özelliğiyle öne çıkıyor. Yazarın “kıyamet güldürüsü” diye nitelendirilen Direnişin Melankolisi adlı yapıtı, bir taşra kasabasına gelen gizemli sirkin ekseninde biçimleniyor. Sirkin tek gösterisi olan devasa balina, kasabalıları ..
Aydınlanma Çağı’nın büyük düşünürlerinden Thomas Paine, başta imzasız yayımladığı ve Sağduyu adını verdiği kitabıyla Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi’nin hazırlanmasına önayak olur ve tarihe adını yazdırır. Kısa ve çarpıcı bu metin Amerikan tarihinin en çok basılan ve okunan eserleri arasındadır. Ame..
Bir kentuki “sahip”i olmak yerine kentuki “olma”yı kim seçerdi ki? Samanta Schweblin’in bu son romanında insanların yeni takıntısı “kentuki” adı verilen oyuncaklar. Mahremiyet, gözetleme, kimlik gibi kavramların öne çıktığı Kentukiler’de Arjantinli yazar, teknoloji-insan ilişkisi üzerinden insanları..
Başka bir ülkede meydana gelen felaketlerin seyircisi olmak, gazeteciler diye bilinen profesyonel, uzman turistlerin bir buçuk asrı aşkın sürelik maceralarında gittikçe katlanan birikimleriyle doğrudan ilintili olan, esaslı bir modern deneyimdir. Öyle ki, artık savaşlar hepimizin oturma odalarında s..
Gerçek sanat bizi rahatsız etme kapasitesine sahiptir. Sanat eserini onun içeriğine indirip, sonra bu halini yorumlamak, o sanat eserini ehlileştirir. Yorum, sanatı idare edilebilir, uyumlu hale getirir.Yoruma Karşı, hayatı boyunca aktif bir insan hakları savunucusu ve savaş karşıtı olarak çalışan, ..
Her şey susuyor ve bekliyordu, her şey onlar yüzünden oradaydı... Sonsuza dek uzanan parlak bir iplik gibi dünyanın içinden geçen zaman, bu odanın ortasından, bu iki insanın ortasından geçiyor gibi görünüyordu... Musil’in ilk dönem eserlerinden olan Birleşmeler, merkezinde kadın karakterlerin yer al..
Çünkü senin her şeyin bulaşıcıdır Güzin. Sen gülersen bakkal güler, taksici güler, elinde tavşan balonuyla yanından geçen çocuk güler, dilenci kadın güler, otobüsün camından yarı ölü yorgun yüzüyle dışarıyı izleyen dede güler, su güler, hava güler, kar güler, şehir güler, sokak güler. Sen üzüldün mü..
Dostoyevski'nin ilk dönem öyküleri... Daha önce yayimladigimiz Beyaz Geceler ve Ikiz gibi uzun öykülerden sonra Dostoyevski, kisali uzunlu bir dizi metin kaleme almisti. Yazarin sürgün dönüsü öncesi yazdigi öykülerin tamami, böylece, bu öykü kitabiyla birlikte yeniden çevrilip Can Yayinlari'nin Klas..
Bir “kurtarici”nin gerçek yasamini dile getiriyor Márquez. Güney Amerika’yi Ispanyol Amerikasi olmaktan kurtarmaya, bagimsiz, özgür yeni bir Amerika yaratmaya kendini adamis bir generalin ya da artik bitmis bir diktatörün, yani Simón Bolívar’in ölüme giden yolculugunu, Magdalena Irmagi üzerinde yapt..
On Bir Dakika, dünyanin en eski meslegi fonunda yasanan bir ask masali. Paulo Coelho’nun kahramani güzeller güzeli Maria, iyi bir es, sakin bir yuva degil, serüvenler, asklar, zenginlikler hayal etmektedir. Bu hayallerin pesine takilip ülkesinden çok uzaklara, Isviçre’ye sürüklenir. Dilini bile bilm..
Okurlarimizi Ayfer Tunç’un yeni öykü kitabiyla bulusturuyoruz. Ayfer Tunç, bu güne kadar yazdigi Tas-Kagit-Makas, Aziz Bey Hadisesi gibi öykü kitaplariyla, öykücülügümüzde önemli bir yer edindi. Son dönem öykücülügümüzde kendine özgü öykü örgüsü ve sicak anlatimiyla, kisilerin iç dünyalarini çizmede..
Hakikaten benim gördüğüm manzarayı gördükten sonra yapılacak şey, derhal bütün kuvvetimizi, bütün önemli vasıtalarımızı, bütün servet kaynaklarımızı –ki İstanbul’da toplanmıştı– bunların tamamını bir an önce Anadolu’ya atmak ve derhal hükümeti Anadolu’ya nakletmek, ateşkes hükümlerine aykırı yapılan..
Batı felsefesinin tek filozof-imparatoru Marcus Aurelius, günümüzde hem politikacı hem de düşünür kimliğiyle adından söz ettiren Roma hükümdarlarından biridir. Savaşlarla geçen yaşamı boyunca hayranlıkla felsefe metinleri okumuş, Germen kavimleriyle savaştığı sırada cephede yazdığı Kendime Düşüncele..
Arsa... Çürük tahta perdelerle ve göğe yükselen apartmanlarla sınırlandırılmış bu küçük toprak parçası, Pal Sokağı Çocukları için oyun alanından öte, bir yurttur, sonsuzluk ve özgürlük demektir. Boka, Nemeçek, Çonakoş ve diğer Pal Sokaklılar, arsalarını ele geçirmek isteyen varlıklı çocuklar olan Kı..
Neden Bu Kadar Akıllıyım? Alman filozof Friedrich Nietzsche’nin otobiyografik nitelikte kurguladığı Ecce Homo’dan bir kesittir. Nietzsche’nin Ekim 1888’den buhran geçirdiği Aralık 1889’a dek üzerinde çalıştığı bu metin, filozofun kendisiyle ve eserlerine konu olan düşünce biçimiyle hesaplaşmasına da..