Zihninde her dakika biraz daha artan korku, kalbinde geçmişin kırık dökükhatıralarından kalma acı...Usulca araladı kapıyı. Her şey bıraktığı gibi duruyordu. Yatağı dantel işlemeli örtülerle jiletgibi hazırlanmıştı. Babasının eczaneye giderken yol üstündeki oyuncakçının vitrininde..
Hem tiyatro hem de edebiyat öğrencileri ve uygulayıcıları için yazılmış bu oyun okuma kılavuzu, senaryoların geleneksel edebi analiz yöntemleriyle çelişmek veya bunları tekrarlamak yerine tamamlayıcı niteliktedir.David Ball, Guthrie Tiyatrosunda Yazınsal Direktör olarak çalışırken yöntemini geliştir..
“Siz hiç kendi çocukluğunuzu karşınıza alıp oyun oynadınız mı?”“Küçücük ellerini çenesine dayamış gecenin karanlığında yoldan geçen arabaları izliyordu Samut. Pencere ise önünde girdap olmuş evin tüm gürültüsünü yutuyordu.Doğduğu bu haneden fırlayan cam kırıkları her gün bir başka uzvunu kesiyordu. ..
“Eli bitti bile!” diye haykırdı o sırada Gülten’in arkasında bulunan kızı. “Geçmiş olsun hanımlar, beyler.” “Bu söylediğinize “palindrom” derler. Bilir misiniz?” dedi Nuri Bey. “Antik Yunan’da geri geri koşan zat demekmiş.”Hayat bazen hem çok kısa hem de çok uzun gelir insana. Bu durum belki de insa..
“Peki sen kimin zihninden çıkıp geleceksin? İkimiz de ölmüş olursak, ne kalacak geriye?”“...Kalbimi kaburgamın dışına almışlar ve derimin altından çıktı çıkacak, ellerimle tutuyorum fırlamasın diye. Ne zaman bir köseyi dönsem, bir sonraki ara sokağa girdiğini, Seda’nın uçuşan upuzun kestane saçların..
“Kaybedilmiş masumiyetin anısı çok can acıtır.Kierkegaard, “Hayat çözülmesi gereken bir sorun değil, deneyimlenmesi gereken bir gerçekliktir,” der.Bu çok değerli öğüdü unutur insan. Sorunlar ağır gelir, bocalar, yorulur. Tıpkı Azra, Peri, Şevval ve Yasemin gibi.Belki de hayatta en çok ihtiyaç duyduğ..
Necdet Özkaya, Ölüm her şeyi eşit kılar mı?Sorusuna yanıt aradığıBeş romandanOluşan Nehir AnlatısıylaOkurlarını selamlıyor.Sır adlı bir baraj gölünün yanı başından başlayan Gâvur, Nur veya Amanos Sıradağları’nın son bölümü olan Musa Dağ’ın sakladığı sırlar kadar, İskenderun’dan Antakya’ya giderken k..
Necdet Özkaya, Ölüm her şeyi eşit kılar mı?Sorusuna yanıt aradığıBeş romandanOluşan Nehir AnlatısıylaOkurlarını selamlıyor.Kötü bir rüya gördüğünü düşünerek uyanan Bilge Kan, sabah oldukça erken bir saatte gözlerini açtığında yatağında yalnız olduğunu fark etti. Tecavüz, başa indirilen sert darbeler..
Necdet Özkaya, Ölüm her şeyi eşit kılar mı?Sorusuna yanıt aradığıBeş romandanOluşan Nehir AnlatısıylaOkurlarını selamlıyor.Eğer servetim uçup giderse, yanında sadece kendini götürecektir, ancak siz sahip olduklarınızı kaybederseniz şoke olacak ve benliğinizi yitirmiş gibi duyumsayacaksınız. Benim iç..
Necdet Özkaya, Ölüm her şeyi eşit kılar mı?Sorusuna yanıt aradığıBeş romandanOluşan Nehir AnlatısıylaOkurlarını selamlıyor.Eşit kılındın sen de Anne… Daha önce hayatını kaybeden, ölen, artık nefes alıp veremeyen her ölü gibi sen de onlarla aynı yerdesin artık… Hiç unutmayacağım seni. Birlikte yaşadı..
“...Hastanedeyim. Mavi sandığımın son parçasını tamamlamaya ömrüm yetsin inşallah.Fısıldandığında uçar gider hikâyeler ama yazıldığında ölmez gibi geliyor bana. Onlar kaybolursa ben de kaybolurum. Gereğinden fazla yaşadım. Yine de bu ölümsüzlük arzusu nedir? Bir kez daha adımın bu dünyada geçmesine ..
Tomris Uyar, “Tazı Payı” öyküsünde, “İnsan önce renklerden başlamalı değişmeye.” diyor ve sözünün arkasında durarak bildiğimiz sıradan renklere bürünmeden ilk kitabından itibaren kendi rengini kendi özgün metoduyla birleştirerek edebiyatımıza yeni bir nefes getiriyor.Sadece öykülerinde değil yine ke..
“Hepimiz aynı oynatıcının kuklalarıyız.” derdi. Bir gün yine böyle dedikten sonra, “Bazen iplerimizden de kurtulmalıyız.” diyerek gördüğünüz terzi makasıyla omuzlarındaki hayali ipleri kesti…Dertten, tasadan, yaradan kaçar da -olur ya- sevgiden, dostluktan kaçmaz mı insan? Bazen kendinden de kaçası ..
“Kaza geliyorum demez” dilimize pelesenk olmuş, halk arasında çok yaygınlaşmış bir deyim. Aslında “Kaza geliyorum der” ama biz bunu duymayız, görmezden geliriz. Gün içinde telaşla ve koşturmacayla geçen hayatlarımız, acele verdiğimiz bir karar, ihmalkâr bir davranış yüzünden bizi sevdiklerimizden ko..
Dünyadan uzakta olmak ve yine de onun sokaklarında yürümektir yalnız olmak... Kaynak sularıyla eriyen karlarla dolu, gürültülü bir derenin yanında, patikada yalnız başına yürümek, o yalnız ağacın güzelliğinde yalnız olduğunun farkında olmaktır. Hayal kırıklıklarının acılarıyla ifade edilmemiş yalnız..
Şairsel Mevzular, İsmail Biçer’in 2007-2022 arasında çeşitli dergiler, gazeteler ve gazetelerin kitap eklerinde yayımlanan inceleme-deneme türündeki yazılarından oluşmaktadır. Şairler, yazarlar, aydınlar, edebiyat ve şiir dünyasını çok yakından ilgilendiren konular, kendi alanlarında ilgi gören yapı..
Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Hiç şüphesiz ki Antalya, Dünyanın en güzel yeridir,” dediği Antalya âdeta, “yeryüzündeki cennet” hüviyetine bürünmüş nadide bir Akdeniz kentidir.Adalya, köklü bir tarihe sahiptir ve bir liman kenti olarak kurulduğu günden itibaren önemini hiç kaybetmemiştir. Kadim zamanlar..