Ertuğrul Bey'in dualı ağzı, heyecandan güm güm atan kalbi ve bir doğuma tanıklık eden oba ile başlıyor hikaye. Bir insan doğarken bir devlet doğuyor aynı zamanda. Bir insan büyürken bir devlet büyüyor. Bu sırada yarenlerini de unutmuyor tabii. Osmanlı Devleti'nin kurucusu Osman Gazi'nin hikayesini o..
Gülçin'in en büyük korkusu yetişkin olmak. Büyüdüğünde çevresindeki yetişkinlere benzememek için Büyümeye Direnenler Kılavuzu''nu hazırladı. Bu konuda en büyük destekçisi ise dedesi. Çılgın projeleri, doğasever kişiliği ve torununun hayal gücüne olan inancıyla Gülçin'e ilham veriyor. Bu bitirim ikil..
Adada gün doğarken kumların arasında bir parıltı belirdi. Koyu kırmızı renkte, sıcacık ve gizelimli bir taşın parıltısıydı bu. Zeyd kıyıya gelip de onu eline aldığında ise hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Bunu ilk anlayan dostu Albatros'tu. Beraber çıktıkları gemi yolculuğu, saklandıkları Surin k..
“Matematik” denildiğinde karşısında pırıl pırıl gözlerle bakan çocuklar görmeyi kim istemez ki? Bu hiç de zor değil aslında. Matematikten korkulmayacağını, aksine matematiğin ne kadar eğlenceli hâle gelebileceğini göstermek amacıyla çıktım bu yola. Minikler için nesnesel bazda çıkarma, daha büyükler..
İçine dünyayı sığdıracak kadar büyük bir kalbi vardı. Ama o kalbin içinde dünya sevgisine yer yoktu. İsmini söylediklerinde akla evvela “sevgi” gelirdi. Canlı cansız fark etmezdi; bıkmadan, usanmadan severdi. Bu sevgiden nasiplenecek bir de çocuk vardı: Salih. Hiç tanımadığı Gemuhluoğlu’nu rüyasınd..
“Matematik” denildiğinde karşısında pırıl pırıl gözlerle bakan çocuklar görmeyi kim istemez ki? Bu hiç de zor değil aslında. Matematikten korkulmayacağını, aksine ne kadar eğlenceli hâle gelebileceğini göstermek amacıyla çıktım bu yola. Minikler için nesnesel bazda basit toplama, daha büyükler için ..
Herkese merhaba arkadaşlar, ben Kaya. Kanalıma hoş geldiniz. Bizim mahallenin en girişken, en teknolojik, en havalı, en sosyal çocuğu yani. Önce kendimden ve kanalımdan biraz bahsetmek, sonrasında sizleri mahallemdeki çok sevgili arkadaşlarımla tanıştırmak istiyorum. Burada bol bol eğlenceyle, mahal..
Dedemin şişesinden gelen gül kokusunu sadece kutsal topraklara gidenler alabilirmiş. Ama oraya gidince bile herkesin kokuyu duyma garantisi yokmuş… Bu durum bizi birazcık tedirgin etse de merakımız galip geldi. Kırk hadisi ezberleyecek, kokunun peşinden umreye gidecektik. Biz kim miyiz? Ali ve Furka..
Benim annem, gölgesinde çocukların oynadığı koca bir Ihlamur ağacıydı. Develi’nin Güzeli derlerdi ona. Bir gün annemden ayrılıp hünerli bir elle tanıştım. Şefkatle yonttu beni, ıhlamur kokan bir kalem oldum. Hasretle bekleyen bir hanıma armağan oldum. Bir vakit sonra ise Mustafa Âsım’ın yoldaşı oldu..
Sıkıcı bir pazar günü, evin içinde aniden yok olan Badem, her daim odasında ders çalışan abla ve öfkelenen rüzgâr, Lale’nin öğrenme aşkı için birlik olmuştu sanki. Sayelerinde psikolojiyle tanıştı Lale, duygularla kaynaştı, bir de ne öğrendiyse arkadaşlarına anlattı. Hep birlikte duyguların, psikolo..
Doğu Kudüslü, Şeyh Cerrah Mahallesi’nden iki çocuk. Anneleri kayıp, babaları onu aramayagitmiş. Çocuklar enkazlar arasında aç ve yalnız beklerken babaları anneleriyle beraberçıkageliyor. Sonra birlikte umut taşıyan bir uçağa biniyorlar. Umut dolu bir şehre gidip Kudüs’edönene kadar bir sürü güzel ha..
Merhaba, en çok hangi mevsimi seviyorsunuz ? Bana sorarsanız en çok ilkbaharı… Çünkü ilkbaharda tabiat uzun bir uykudan uyanır. Yorgunluğunu atmıştır ve herkese gülümsemektedir. Dünyadaki herkese çeşitli hediyeler sunar o. Ben çiçekleri çok sevdiğim için bana da çiçek hediye eder. Renk renk, çeşit ç..
Kur’an’ın sayfaları arasında heyecanla dolaşan Yusuf bir de ne görsün? Harfler onu çağırıyor, tutup hooop diye kaldırıyor! Bu davete kayıtsız kalamıyor tabii, birlikte Güneş Sistemi’ne gidiyorlar. Sonra bulutların eşliğinde, Kur’an’da kıssası anlatılan Peygamberlerin yaşadığı yerlere, Hüdhüd kuşunun..
Göçmen bir kuşla yolculuğa çıkmaya ne dersin? Bir de arkadaşın olacak, adı Ayşe Hümeyra… Kimi zaman bir vapurun güvertesinde, kimi zaman bir caminin çini deseninde, kimi zaman da kutlu beldelerde soluklanacaksınız. Yorulduğunda dostluğunuza sığınabilirsin. Bir de Medine’nin gül kokan sokaklarına… Ki..
Albatros serisinin devamı olan bu kitapta, kahramanlarımız yine yollarda. Bu kez okyanusları aşmak yerine çölleri geçiyor, kum fırtınasıyla, akreplerle ve bir sürü tehlikeyle mücadele ediyorlar. Fakat şimdi başka yol arkadaşları da var. Tüm zorlukların üstesinden birlikte geliyorlar. Neticesinde ise..
Cevahir Altınparmak, bu yüzyılda yaşayan vir halk kahramanı. Sokakta, caddede, bakkalda, manavda karşınıza çıkabilir ve size çeşitli masallar anlatabilir. O, bu masalların içinde kaybolurken seni de bu hikâyeye dâhil etmenin peşinde. Arkadaşlarıyla beraber altın günlerinin aranan yüzü, şöhreti kıtal..
Kalbimizin de odaları olduğunu biliyor muydun? Heyecan odasında kocaman balonlar, sevinç odasında renkli kelebekler, üzüntü odasında irili ufaklı çiviler… Umut her üzüldüğünde kalbine bir çivi batar. Kerpetencibaşı da gelip bu çivileri çıkarır. Bir gün umut öyle üzülür ki Kerpetencibaşı ne yaptıysa ..
Büyük bir şehrin, küçük bir mahallesinde afacan mı afacan bir tayfa yaşardı: Mete, Altay, Elif, Ceren ve Emre. Bu çocuklar araştırmaktan, okumaktan ve öğrenmekten son derece keyif alırlardı. Bu yüzden de bu mahallede en sevdikleri yer Mevlüt amcanın eviydi. Günlerden bir gün çocuklara Cemil Meriç’i ..