1876 yili baharinda gayrimesru bebegimi dogurmak üzere evin erkeklerinden habersiz Büyükada’ya gönderildim. Yanima Bedriye Kalfa’yi verdiler. Evin kadinlari baba ve agabeyime küçük bir hikâye takdim ettiler. Para kazanma hirsiyla yasayan babam yoklugumu dikkate alacak vaziyette degildi zaten. Sadece..
Ayhan, Zafer’i ariyor. Issizligin Ortasinda romaninin ertesindeyiz. Iskenderun gibi büyülü bir sehirde. Ayhan, yine hatirliyor, intiharidüsünüyor, arkadasini soruyor. Gece, günbegün koyulasiyor. Devrime inananlar ve inanir gibi görünenler. Parayi konusanlar,magluplar ve debelenenler. Nemli gözlü kad..
Fitzgerald Sevecendir Gece’de Caz Çagi’nin sahte ve yipratici iliskilerini gözler önüne seriyor.Genç ve basarili bir doktor olan Dick, kariyerinin zirvesindeyken “Caz Çagi”nin yarattigi göz alici atmosferin çekimine kapilir. Büyük çabalarla korudugu Nicole’le olan evliligi, Rosemary isimli genç ve ..
Japon çizgi romani Manga, global ölçekli popüler kültürün yeni fenomenlerinden biri. Mangalar, dinamik çizgileri ve güçlü anlati evreniyle bütün dünyada sasirtici genislikte bir okur kitlesine sahip. Manga dendiginde, hâkim çizgi roman anlayisindan farkli bir sey kastedildigi hemen anlasiliyor. Üslu..
“Çocuk olmak güzel bir sey degil. Büyümeye çalismak da öyle. Anne ve babalar, yani büyükler, böyle düsünmüyor biliyorum.Evet, oyun oynamak güzel.Kosmak, eglenmek güzel. Ama o kadar.Kimi zaman çok sikici bir sey çocukluk. Can sikintisi, bogaz agrisi, gözyasi. Güzel bir sey var ki hayal kurmak.Büyüyün..
Beni beklerken, her zaman oldugundan daha güzel, daha savunmasiz,daha cazip, daha derindi. Kendi eksikligimi onun anlamli yüzünden okumak...Ya gelmezsem kaygisiyla gerilen hatlari, büyüleyici bir tereddütle etrafina bakinmasi, milyarlarca insanin yasadigi koskoca dünyada sadece beni bekliyor olmasi...
Memet Baydur, çogu Devlet Tiyatrosu sahnelerinde ve özel tiyatrolarda sahnelenmis yirmi üç oyun yazmis, seksenli ve doksanli yillarda Türk tiyatrosunun önde gelen oyun yazari olmustur. Öyküleri, denemeleri, gazete yazilariyla da dikkat çekmis, oyunlariyla tartisma yaratmistir.Memet Baydur’un oyunlar..
Yüksek zümrelerin son zenginlik günleri... Yazar toplumu ve toplumsal sorunları gözlüyor; önemsediği Konakın son direnişine tanıklık ediyor. Kent yaşamının konutu, konak. Yazlık köşk, yalı gibi konutlarda daha dingin, daha sessiz bir yaşam sürerken konak olaylara, sorunlara sahne oluyor.Ürün Adı: He..
Bir “ilk kitap“, Türkçe edebiyatta yeni ve piriltili bir yazar... “Yeniçeriler kapiyi zorlarken“ düsler üstüne düsüncelere dalan Uzun Ihsan Efendi, kapi kirildiginda klasik ama hep yeni kalabilen sonuca ulasmak üzeredir: “Dünya bir düstür. Evet, dünya... Ah! Evet, dünya bir masaldir.“ Geçmis üzerine..
Flaubert, yirmi bes seneye yayilan bir çalisma sonunda bitirip 1869’da yayimladigi Duygusal Egitim’de, kendi gençlik yillarindan hareketle bir “nesil hikâyesi” anlatir. Genç bir hukuk ögrencisi, Frédéric Moreau, kendinden yasça büyük bir kadina ömür boyu sürecek bir askla tutulur ve ona yakin olabil..
Eflâtun rengi hayaller kuran bir “suskun”un sözleridir, bu roman. Isittigini gören, gördügünü dinleyen, dinledigini sessizligin büyüsüyle sirlayan ve tüm bunlarin görkemini hikâye eden bir adamin alçakgönüllü dünyasina misafir olacaksiniz, satirlar akip giderken. O ise, muzip bir tebessümle size esl..
“Hastasının cig?erindeki lekenin sorumlusunun evinin duvarındaki leke oldug?unu bilen hekim, iyi hekimdir. Hekimlik hika^ye biriktirme sanatıdır... Hastanın hika^yesini dinlemektir aslında hekimlik. ‘Al bu ilac¸ları yut,’ demek bir s¸ey deg?il, ondan bir s¸ey c¸ıkmıyor zaten. Ben hekimlig?in bo¨yles..
“Bir gu¨n do¨nu¨p yazdıklarımı okudum. Du¨s¸u¨nce derinlig?i s¸ekline bu¨ru¨nen bir su¨ru¨ ıvır zıvır sac¸malık. ‘En azından bunun farkındasın,’ dedim kendime. Bir su¨re ara verdim yazmaya. Saksıya meneks¸e ektim, her gu¨n suladım, bir aks¸am geldim sog?uktan donmus¸. Olabilir. Her s¸ey olabilir.”Mu..
Aynı gu¨n ic¸inde ikinci kez duydug?u bu s¸arkı Alper’e iki mutlak inanc¸yerles¸tirdi: Bir s¸arkı belirli bir bag?lam ic¸inde dinlenildig?inde evvelce yaratmadıg?ı etkileri yaratıyor hatta o a^nı, anıyı adeta mumyalıyordu. Ve bir insanın kalbinden maziyi silip o ku¨c¸u¨k bos¸lug?a yeni bir s¸ey yaza..
Hayatla basa çikmak denen, gittikçe imkansizlasan meslegi... Temel bir insan hali olarak, ebedi ergen saskinligini... Yanlis anlasilmanin, kendini anlatamamanin dipsiz kaygilarini... Ortaligi toplayamamayi, iliskilerine hakim olamamayi... Yine de ha gayret mutluluklar tasarlamayi, saadet anlari haya..
Yönetim bilimciler, yönetim kavramini degisik açilardan tanimlamislardir: "Yönetim, planlama, örgütlenme, tamamlama, denetleme yoluyla uygulanan bir liderliktir; yönetim bir karar alma sanatidir." Yönetimi bir bilim olarak ele alip arastirmalar yapan bütün yazarlar ve bilim adamlari, insan ruhunun k..
Hukuk devletinin tarihsel çerçevesi ve anlami nedir? Bizzat devlet olma sifatini mesrulugu garanti ettigi varsayan "Devlet Akli" (veya hikmet-i devlet), hukuk devletinin gerçeklesmesinin önünde nasil bir engeldir? Yasallik, devlet uygulamalarini mesru kilmaya yeter mi? Elinizdeki kitap, sadece teori..
Don Kisot'tan Bugüne Roman, çift amaçli bir çalismadir. Bir amaci, kitabin basligini da isaret ettigi gibi, Cervantes'in basyapitindan bugüne romanin geçirdigi asamalari ve Cervantes'in romana etkisini sergilemekken, digeri romani anlati kurami içine yerlestirmektir.Ürün Adı: Don Kişot'tan Bugüne Ro..
Roman ve Bizans ile birlikte dünya tarihindeki en güçlü ve en uzun ömürlü emperyal sistem olan Osmanli Imparatorlugu’nun Güneydogu Avrupa, Bati Asya ve Kuzey Afrika’daki izlerini süren Imparatorluk Mirasi, bu alandaki yetkin akademisyenleri biraraya getiriyor. Osmanli mirasi, simdiye kadar tarih dis..
Cemil Meriç’in, 21. yüzyila tasacagi anlasilan “batililasma-çagdaslasma-uygarlik“ tartismalarina çok yillar öncesinden katki saglayan, ufuk açan denemeleri, makaleleri... “Iki yol var insanlik için: Kendi kendini imha veya gerçekten insanlasmak. Insanlik tek merkeze yönelen bir tür; öteki türler gib..
Ümraniye, arastirmayi zahmet olarak görmeyen bir anlayisin ürünü genis çapli bir alan arastirmasinin bulgularina dayanan bir kitap. Ümraniye. Gecekondulasma, iç göç, kentlik, yerellik, hemsehri dayanismasi, arazi mafyasi gibi olgularin, tipik parçalarüzerinden özgün bir bütün olusturdugu yeni memlek..
Osmanli borçlanmasi, dünya ekonomisiyle bütünlesme babinda evrensel bir olgu; ancak tipik bir sömürgelesme yapisi ortaya çikarmayisiyla kendine özgülük kazaniyor. Kiray 16./17. yüzyilda Osmanli’yi borçlanma zorunluluguna sürükleyen gelismeleri ve borçlanma dinamiginin seyrini; borçlanmayla biçimlene..
Akın Bakioğlu, Türkiye işçi sınıfı hareketinin tarihindeki şüphesiz en “büyük” olaylardan biri olan 1991 madenci grevini ve Ankara’ya doğru çıkılan uzun yürüyüşü anlatıyor. Büyük Madenci Yürüyüşü, trajik bir cephesi de olan bu bü yük direnişi, işçi sınıfının kendini inşa etme deneyiminin kurucu bir ..
Vale´ry Giroux ve Renan Larue, veganizmi mercek altına alıyorlar. Vegan felsefesinin ne oldug?unu, veganizmin tarihini, gu¨nu¨mu¨zde geldig?i noktayı aras¸tırıyorlar. Kimi zaman alay konusu olan, c¸og?u zamansa sanayicileri ve hayvan so¨mu¨ru¨su¨nden ka^r elde edenleri kızdıran veganizmi hayvanlara ..
“Kamusal alan... siyasal mu¨cadelelerin kavga ug?rag?ının berisinde, olus¸, eylem ve etkiles¸im halinde bulunacak eyleyicilerin ortakduyularının, algı kategorilerinin ve yatkınlıklarının tu¨redig?i; deg?erlerin sahicilig?inin, ortaklıg?ının, farklılıklarının ve kars¸ıtlıklarının sınandıg?ı hem gerc¸..
Yaz tatili başladığından beri, Ada’nın matematik defterindeki rakamlar sayfalara boncuk gibi dizilmiş, miskin bir uykuya dalmışlardı. İçlerinden biri hariç: Sıfır, arkadaşlarının sessizliğinden ve hareketsizliğinden iyice bunalmıştı. Ofluyor pufluyor, dışarı çıkıp kumsalda Ada ile oyun oynamak istiy..
Osmanlı İmparatorluk İdeolojisi, 1451-1603 yılları arasındaki eserlerden hareketle dönemin ayırt edici özelliklerini tespit etmeyi hedefleyerek edebiyat eserlerinin sosyal bilimler alanındaki çalışmalarda dikkate alınmasının önemine işaret ediyor.Klasik çağ, gerek telif gerek tercüme eserler açısınd..
Hakikatin çoğullaştığının söylendiği, öte yandan çoğullaşırken değerini yitirdiği ve üzerinde tepinildiği “tuhaf” zamanlarda yaşıyoruz. “Tarih nedir?” sorusunu sormaktan vazgeçmeyeceksek, tarih-hakikat ilişkisi üzerine düşünmeye devam etmeliyiz.Ferdan Ergut, Tarihin Hakikatleri’nde tarih tartışmasın..
Bir grup çiftlik hayvanı insanlara karşı ayaklanıp hayvanların eşit, özgu¨r ve mutlu olduğu bir topluluk kurmaya girişir. Ancak bu eşitlikçi u¨topya çok geçmeden hayvanlar arasında baş gösteren rekabet ve iktidar arzusuyla zedelenir. Kısa su¨rede eskisini aratan bir diktatörlu¨ğu¨n kurulduğu Hayvan ..
Cemil Meriç’in edebiyat ve edebiyat dışı alanlardaki çevirileri, onun, “kültürle derinlemesine alışveriş kaygısı”nın, “düşünce mesaisi”nin izlerini taşır. Çevirilerinde Türkçeye olduğu kadar çeviri yaptığı dillere de hâkimiyetini gösteren Meriç, kendine has üslûbuyla bir yandan edebiyat ve düşünce d..
Tarihi, kırılmalarla ve kopuşlarla anlamak kadar sürekliliklerle ve devamlılıklarla okumak da mümkündür. İkisi de kuşkusuz farklı konumlanmalardır ancak bu konumlanmaların birbirini dışlaması “tarihsel” bir zorunluluk değildir. Muhtemel ki, hem bir kopuş hem de bir devamlılık olarak okunabilecek uns..
Ulus ve Harabeleri, Yunanistan’da klasik antikite, arkeoloji ve ulusal imgelem arasındaki ilişkileri inceliyor. Birbiriyle bağlantılı birçok soruya cevap arıyor: Ulus tasavvurunun geçmişe ait maddi izlere neden ihtiyacı vardır? Bu izler, ulusun hayal edilme sürecinde nasıl bir işlev görür? Batı mode..
Mark Twain, Tom Canty ile Edward Tudor’un bir anda birbiriyle kesişen ve karmaşıklaşan serüvenlerini anlatıyor ünlü romanı Prens ile Dilenci’de.Londra’nın iki ayrı ucunda, aynı gün, kaderlerinin birbirinden çok farklı olması beklenen iki çocuk doğar. Bir uçta, Viransaray adlı semtte dilencilik yapma..
Nobel Edebiyat Ödüllü Le Clézio, masalsı üslubu ve hayal gücüyle harmanladığı öyküleriyle okuru, Asya’dan Afrika’ya, Avrupa’dan Amerika’ya uzanan etkileyici bir yolculuğa çıkarıyor.Kendi hayatından, geçmişinden, köklerinden, yolculuklarından izler taşıyan bu öykü derlemesinde Le Clézio farklı coğraf..
Derinlerde bir yerde koca bir kaya vardı da, abilerim ablalarım şuna bir el atıverelim demek için çıkıyordum dışarı. Tesellisi, telafisi imkânsız bir arayıştı bu. Ne yapsam ne etsem bir milim bile yerinden oynatamadan o kayayı, aklımı oynatma noktasına gelmiştim sonunda. Ana-kız kendimizi kapattığım..