Vahhâbîliğin KökenleriMichael Cookİslâmi Reformun Kökenleri ve İlk GelişimiAhmad S. DallalMuhammed Hayyâ el-Sindî ve Muhammed ibn AbdülvahhâbJohn Vollİbn Teymiyye ve Vahhâbî TeokrasisiHenri LaoustVahhâbîler, Kâfirler ve Dışlayıcılığın SorunlarıElisabeth Sirriyeh18. ve 19. Yüzyıl İslâmı’nda İçtihat v..
Anlatı, zaman, mekan, hatırlama, söz, yazı, bellek, kültür, bilinç, değişim ve benzerleri ve diğerleri... Yirminci yüzyılla beraber sosyal bilimlerde bu kavramlardan azade kalabilmiş bir çalışma ve çalışma alanı bulabilmek güç. Bunlar arasında son kuramsal bakış açılarını ifade eden bir deyim olarak..
İlk olarak 1895 yılında yayımlanan Deccal ile Nietzsche, Hıristiyanlıkla ilgili eleştirilerini altmış iki kısa bölümde açık ve net bir şekilde dile getirir. Daha önce tanrının öldüğünü duyuran yazar bu kitabında Hıristiyanlık değerlerinin, bu tür değerleri ortaya koymak için gerekli niteliklere sahi..
“Asena, hayali bir efsane miydi, yoksa yaşamış da biz mi efsaneleştirmiştik? Yıllardır araştırdığım bir konuydu. Sonunda Asena’nın izini buldum. Asena Göktürk İmparatoru Mukan Kağan’ın kızıydı.Çin İmparatoru Yuwen Yong, Göktürk Devleti ile barışı sağlamak için Asena ile evlenmek istiyordu. Ancak Ase..
Modern düsünsel ya da sanatsal yaklasimlarda, temel duyum veifade biçimleri ayrisirlar. Geleneksel sanat islerine ait bütünlüklüimgeler, resim, söz ve yazi seklinde alt parçalarina ayrilirlar. Sanatçi kavrami, renklere, seslere ya da harflere ustaca sekiller verebilen zanaatkârla, uzmanla esanlamli ..
“Almanya Kuzey Ren Westfalia Eyaleti Eğitim ve Bilim Bakanı Gabriele Behler, bir basın toplantısı yaparak “çocukların kafasında fantastik dünya açan etkileyici 20 kitap” seçkisini kamuoyuna tanıttı ve öğrencilere tavsiye etti. Bu kitaplar arasında Yücel Feyzioğlu’nun Die Zauberzitrone - Sihirli Limo..
Florus’un bu eseri Romulus’tan İmparator Augustus’a kadar olan Roma Tarihi’nin bir özeti (epitomae) olup, Titus Livius’un Ab Urbe Condita adlı kitabı temelinde Roma İmparatorluğu’nun kabaca ilk yedi yüz yılındaki tüm savaşların ve iç çatışmaların kısa anlatımlarını içermektedir. Edebi yönü ağır basa..
Jacques Derrida Mahmuzlar: Nietzsche’nin Üslupları’nda göstereni, logos ve bağıntılı hakikat kavramı ya da ilksel gösterilen kökeninden özgürleştiren, yorum, perspektif, değer biçme ve fark kavramlarını radikalleştiren Nietzsche’yle doğrudan karşılaşma arıyor. Son derece özgün ve keskin tarzıyla cin..
Bu eser, çağımızda sayısız araştırmaya konu edilen İslâm’ın modernleşmesi hakkında bugüne kadar yapılmış en kapsamlı ve derinlikli incelemedir. “Hıristiyanlaştırmadan medenileştirmeye Batılı kozmopolis projesinin sekülerleşmesinin modern Batı/Doğu karşılaşmasını nasıl etkilediği” merkezî sorusundan ..
Avrupa nasil Avrupalasti?Küçük Kent Devletlerinden (Polis) “Avrupa düsüncesi”ne giden bu uzun tarihsel birikim hangi özelliklerle karakterize edilebilir? Hangi önemli olaylar, hangi kisi ve kurumlar bu süreçte belirleyici bir rol üstlenmislerdir?Latin-Yunan ve Yahudi-Hiristiyan uygarliklarinin bir s..
90’lı yıllarda İstanbul’da, bir dönemin ruhu ve heyecanı, farklı yaşam biçimi ve kültürüyle belleklerde iz bırakmıştır. Kadıköy (Akmar Pasajı), Beyoğlu ve Bakırköy’de “yeni sosyallik” arayışının gözde mekânlarında kümelenen gençler, aykırı sayılabilecek bir “duygu dünyası”nı temsil ediyorlardı. Giyi..
Yirmiden fazla dile çevrilen bu kitap, Ortaçag’in ruhunu kesfetmek isteyenler için yol gös-terici bir rehber niteliginde. Annales Okulu’nun ünlü temsilcisi Jacques le Goff, burada derin bir zihniyet okumasina girisir. Sözü edilen dönem, tümüyle bir “karanliklar çagi” midir? Le Goff, zamanin ve mek..
XX. yüzyil tarihçiligini dönüsüme ugratan tarihçi Marc Bloch, kendi alaninda çigir açici bir birikimi bu kitabiyla gözler önüne seriyor. Feodal Toplum, Ortaçag üzerine yazilmis yapitlarin en ünlüsüdür ve entelektüel tarih çevrelerini uzun yillar derinden etkilemistir. Nasil ki, Hiristiyanlik ve Rön..
Suetonius’un On İki Caesar’ın Yaşamı adlı yapıtı Iulius Caesar’dan Domitianus’un ölümüne dek (MÖ 100 MS 96) Roma tarihine yön veren imparatorların yaşamlarını anlatırken, Roma devletinin yapısı, işleyiş biçimi, toplumun durumu, olaylar ve çeşitli konular hakkında oldukça ayrıntılı bilgi vermektedir...
Modern Batı düşüncesinin kendi dönemindeki fikri tartışmalarını tarihsel perspektifi içinde, kendi entelektüel yönelimleri ve çatışmalarını da yansıtacak şekilde yorumlayarak aktaran Hilmi Ziya Ülken, 20. yüzyılın önemli filozofları ve düşünceleri üzerinden idealizm ile realizm arasında yaşandığını ..
Bu tarihî çöküşü, bu tarihî koma durumunu, gerçeğin bu buharlaşıp yok olmasını engelleyebilecek önlemler alınabilir miydi? Biz ne gibi yanlışlar yaptık? Acaba insanlar geriye dönüşü olanaksız yanlışlar, birtakım sırları açığa çıkarmak gibi tamiri imkânsız hatalar mı yaptılar? Bütün bu sorular, bir k..
Anadolu Köklerini Arayış başlığı altında ilk defa okuruyla buluşan Tahir ile Zühre, Siyâvuş veya Hayalperest ve Dibâçe-i Mesnevî’yi Hilmi Ziya Ülken’in 1919-1921 yılları arasında Anadolulunun Bugünkü Vazifeleri ve Anadolu’nun Hakiki Merkezi’nde ortaya koyduğu, kariyeri boyunca gelişerek işlevsel kal..
Hilmi Ziya Ülken’in, 1918-1921 yılları arasında, Mülkiye talebeliği sırasında, kendi ifadesi ile “Mütareke yıllarının yeisli havasında” kaleme aldığı Anadoluculuğun kurucu metinleri niteliğindeki ilk eserleri elinizdeki çalışmayla yazılışından yüz yıl sonra ilk defa yayınlanmış bulunuyor.1918-1919 y..
Hiçlik bir yok edilme biçimi, tükenme, insanın ortadan kaybolma sanatıdır. İnsanın nesnelerle kurduğu çarpık ilişkiyi, teknolojide ve en çok da fotoğraf aracılığıyla somutlaştırır Baudrillard.“İmgenin ayarı tamamıyla bozulmuştur. Fotoğraf, her şeyin fraktal ve mikroskobik boyutlarda görüntülenmeyi ş..
Yamyamlığın tipik bir örneği 16. yüzyılda gerçekleşir. Yerlilerin Hıristiyanlığa geçişini kutlamak için Portekiz’den özel olarak din görevlileri gelir. Tören sonrası başrahipler sözde Hıristiyanlık aşkıyla yanıp tutuşan o yerliler tarafından kızartılıp yenilirler. Yerliler için hiç de şaşırtıcı bir ..
Fransa’da bir iç savaşın hüküm sürdüğü, insanların topluca katledildiği bir dönemde geçen Lyon’da Düğün, birbirini seven ve son arzuları Tanrı huzurunda evlenmek olan iki gencin hüzünlü öyküsüdür. Mahkûmların korkuyla ölümü bekledikleri karanlık bir hapishanede yapılan bu büyülü nikâh töreni, bir an..
Stefan Zweig, Efsaneler’inde üç ibret verici hikaye ile insanlık arayışını ele alıyor; hikaye edilen kişilerin gerek Tanrıya yakın olma ihtiyacını, gerekse kimlik arayışını ve hayatın anlamını konu ediyor. Eski Ahit ve Bhagavad Gita gibi kutsal kitaplardan esinlenerek kişilerin imtihanlarını eşsiz k..
O gece bambaşka birine dönüştü: tutkularını, hayatın anlamını, kendini yeniden buldu.“Kendini bulabilen kişinin dünyada kaybedecek hiçbir şeyi kalmaz.” Bu notlar bir burjuvanın itirafıdır. Varlığının çevresinde döndüğü bir eksen hâline gelen o altı saatlik deneyim Baron için âdeta bir uyanış olur. H..
Bundan tam yüzyıl önce, uzun süren savaşlarla yıkıma uğramış, âdeta uçuruma sürüklenmiş ama büyük bir direnç gösterip ayağa kalkmış bir ülkenin o günkü koşullarıyla ilgili pek çok kaynak mevcut. Bunlardan en önemlisi Frunze’nin Türkiye Anıları’nı, bu hatıratın yazılışının 100. yılında yeniden okurla..
Niçin Foucault'yu unutmaliyiz?Baudrillard'a göre Foucault'nun söylevi is isten geçtikten sonra ortaya çikan bir mesih, is isten geçtikten sonra yapilmaya çalisilan bir devrim gibi, is isten geçtikten sonra verilmis bir söylev olma özelligine sahiptir.Foucault'nun cinsellik, iktidar, baski, arzu, del..
StanleyKubrick, 2001: A Space Odysseyfilminin girisinde insanligin safaginda bir su birikintisi etrafinda verilen mücadeleyi betimlerken, bir kemik parçasini silah olarak daha önce defalarca test etmis, toplulugun geri kalan üyelerine göre belki biraz cesur, biraz daha farkli düsünen üyesinin liderl..
Antik Yunan’dan günümüze iyi bir toplum idealinin ideal yönetim tarzi olarak düsünülen res publica’nin, yani cumhuriyetin temel özellikleri ve ilkelerine dair farkli yorum ve anlayislarin tartisildigi kitapta, Machiavelli’den Kant’a, Rousseau’dan Spinoza’ya ve gene çagdas yazarlardan Arendt’den Pet..
Ey kardesim, yalnizliga mi çekilmek istersin? Kendine giden yolu mu aramak istersin? Biraz dur ve dinle beni… Verebilir misin kendine kötünü ya da iyini, asabilir misin istemini basinin üstüne bir yasa gibi? Olabilir misin kendi kendinin yargici ve intikamcisi kendi yasanin? …Bugün bile kalabalikta ..
Gautama Buda'nin ögretisi, Hz. Isa'nin vaaz ettigi Isevilik ile benzer bir yazgiyi paylasti; Budizm dogdugu Hindistan topraklarini terk etmek zorunda kaldigi gibi Isevilik de dogdugu Filistin'den zorla çikarildi. Bu noktadan sonra Budizm Asya'nin tamaminda kabul görecek, Hz. Isa'nin sesini de Bati'd..
Zweig yazdigi bu veda yapitiyla bizi “krallarin oyunu” satranca davet eder.Hikâye, bir yolcu gemisinde dünya satranç sampiyonu ile bu oyunu ögrenmek zorunda kalmis iki kisinin soluksuz izlenen karsilasmasina yer verir. Köyde geçen çocuklugu, etrafini algilama biçimi siradisi ve takintilarla dolu ola..
Felsefeyi akademinin, hayattan soyutlanmis kavramlarinin insani pratikleri ve tecrübeleri tam olarak yansitmayan sinirli ve dar çerçevesine hapsetmek yerine hayatin tazeligine ve canliligina temas eden, evrende bulunan her seyi tam olarak kusatan bir genislikle ele almak gerekir.Aksi halde, küçük bi..
Platon ve Aristoteles gibi antik düsünürlerde topluluk düzenine ve onun sekillerine dair birçok düsünce, hattâ sistemlesmis düsünce bulmak zor degildir. Ortaçag'in Batili ve Dogulu sayisiz düsünüründe de ayni seye rastlayabiliriz. Keza bunlara modern zamanlarin düsünürleri de eklenebilir.Belli tarih..
Önce halk efsanelerinde, adi meçhule karismis ozanlar söylediler bu atesin hikayeyi.Sonra edebiyatçilar kesfettiler, eski kroniklerin içinde ilginç öyküler ararlarken.Kimler kalemini sivriltmedi ki seytanla insanin gizli mukavelesini ademogluna fisildamak için.Ama içlerinde en ölümsüz olani, müjdeyi..
Ne geçmise aitti tam, ne gelecekten vareste. Hem gelecege heveskârdi hem geçmise müptelâ. O'na göre 'geçmisi ve gelecegi görmeye yarayan bir rasat kulesiydi hâl'. Ve hâlin içinden uzaklara bakislar atan, huzursuzca sagina soluna dönen bir adamdi. 'Siiri hayatina sindirmis ince ve zarif ruhlu rüya ad..
Osmanli Imparatorlugu'nda yasayan biri Amerika'nin kesfi konusunda ne düsünüyordu? Peki Yeni Dünya'da yasayan biri Osmanli hakkinda ne düsünüyordu?Orada Saat Kaç?, XVI. yüzyilda uzak cografyalarda, farkli tarihsel ve toplumsal yapilar içerisinde yasayan fakat ayni dünyayi paylastiklarinin farkinda o..