Herdem Kitap

Şiir yazmak gerekDört bir yana,DuvarlaraVe hatta tüm evrene.Ormanlar,ÇocuklarVe kadınlar adına.Resim yapmak gerek.Tüm renkler dolusu canlı,Siyah dolusu asil.Şarkı söylemek gerekHayatta.Sol anahtarı olabilmek.Aşık olmak gerek,Çocuk kalmak.SafVe ilk günkü gibi...Ürün Adı: BaşlangıçÜrün Kodu: 978605775..

aydınlıklar göstermez aşıklarınhüznünü, gece ışığıdır aşığın..kapkaranlık sen kaplıyor saatler,günlerden payıma hep sensizlikdüşüyor..bu gecede aşk üşüyor sevgili,‘aşktan düşmek’ ne demekbir kez daha anlıyorum..aşktan düşüyorum,yine aşka düşüyorum…Ürün Adı: Aşktan DüşmekÜrün Kodu: 9786057754837Yazar..

Ne olursa olsun nasibin ne ise o senin olacaktır.Çünkü o çok güzel bir ihtimaldir...Ne fazlası ne eksiği nasibin ne ise onu yaşayacaksın.Onun için boşuna isyan etmek, sitem etmek seni enfazla günaha ve umutsuzluğa iter;Sabırlı ol ve nasibini bekle. Senin için güneşindoğacağı gününün aydınlanacağı gü..

Beni mutfağa götürdü ve buzdolabının kapağını açtı. "Bakın Tamer Bey bakın. Buzdolabını her hafta ağzına kadar dolduruyorum. Çikolata mı dersiniz, şeker mi dersiniz, süt, peynir, sucuk, et mi dersiniz. Hepsi bol bol var. Bu çocuğun daha derdi ne anlamıyorum. Adam olmadı gitti. Aç değil açıkta değil ..

Irkçılık, Bilim Kurgu, Savaş, Aşk ve İslamofobi bir arada! Bu romanda Amerika dünyayı uzaylı istilasından ya da denizden gelen yaratıklardan kurtarmıyor! 2032 ve 2061 arasında gidip gelen bir destanın ilk düğümü…Irkçılık girdabına tutulmuş eski dünyanın zorba patronu Amerika'nın 3.Dünya Savaşı ile i..

Herkes onun vicdanını yitirmiş, gözü dönmüş bir adam olduğunu söyledi. Beni kullandığını, sırf güç uğruna beni harcayacağını söyledi. Kimseye inanmadım. Onu sevdim, çocukluğum da dâhil, asla onun söylendiği gibi bir adam olduğunu kabullenemedik. Tutunacak bir dal bulduğumu sandım ama yanıldım; dal k..

Çiçeklerin bir gün solacağını, ağaçların köklerinden, dalların yapraklarından, yaprakların renklerinden soyunacağını; insanınsa etinden soyununcaya değin, günahlarıyla gömüleceğini ne ilk ne son bildik. Bu bildiğimizin acısını boşuna herkesten gizledik. Bu yüzden sevişirken dahi hep bilmeden, hep ya..

Hayat… hem acı hem tatlı, hem aynı hem farklı.Hayatın değişken tadı, değişen vaktin içinde saklı…Vakitten bağımsız hayat mümkün değil.Bağımsız vakit, hayat serüvenine dahil.Acıyı da tatlıyı da barındıran bu kısa serüvene dair birçok husus sayfalara yansıdı…Kısacası; bu kitap herkes ile hiç kimsenin ..

Bir Noel Ezgisi’nin yazarı Charles John Huffam Dickens İngiliz edebiyatının en ünlü yazarlarından biri olarak kabul edilir. Dickens 7 Şubat 1812 yılında Portsea yakınlarındaki Landport şehrinde dünyada gelmiştir.Memur bir babanın oğlu olarak sekiz çocuklu ailenin ikinci çocuğu olan Dickens’ın çocukl..

?“Unutma! Kimseye Güvenemezsin.”2022 yılında dünya nereden geldiği anlaşılamayan bir virüsün pençesine düşer. Virüsün başkalarına bulaşması için fiziksel temas yetmektedir. İnsanlar kaosa sürüklenir, hükümetler düşer. Herkes kendi başının çaresine bakmak zorunda kalır. Tüm bu kaosun içinde virüsten ..

“Bir çocuk için anne, Tanrı’nın yeryüzündeki yansımasıdır.Tanrı eğer isteseydi, çocukları yumurta kabuğunun içinde de dünyaya gönderirdi. Ama öyle yapmadı. Ona bir kadın verdi ki daha çok sevilsin, daha çok kollansın, daha özenli büyüsün diye.Anne tanrının elidir. İnsana onunla uzanır.Onunla dokunur..

İçimde acı varken ben susuyorumKalbimi boğuyorumAcıyan bedenimdeki morluklar değilKalbimdeki umutGözlerimdeki öfkeArtık aklım deliriyorÜrün Adı: Deli Kadının Papatya SatırlarıÜrün Kodu: 9786057754288Yazar: Aybüke YıldızBasım Yılı: 2019Kapak Türü: Karton KapakSayfa Sayısı: 116Kağıt Cinsi: Kitap Kağıd..

Ben kanadı kırık bir Hüma Kuşuyum.Defalarca kez duvardan duvara vuruldum.Kanatlarımı kırdılar. Özgürlüğümü elimden aldılar.Ama gökyüzünde uçarken dahi, senin aşkınla vurulmuştum. Avuçlarındaki sevgiye hapsolmuştum.O bir Türk kahraman.Adı Sencer. Lakabı Pençe.Teknolojinin en büyük silah olarak kulla..

Başkasını sevişimi görmüştü,başkasını sevmeme aşık olmuştu,ama ona geldiğimde güzel seven adamın yok olduğunun farkında değildi,başkasını sevişini sevdiği adam artık sevmeyi bilmiyordu.Uzaktan seviyorum seni,Kokunu alamadan,Boynuna sarılamadan,Yüzüne dokunamadan,Sadece seviyorumOkuduğum en güzel kit..

Alev için ise gecenin suskun sureti, yalnızlıklar şehriydi. İstanbul’da başlayıp Mardin’e uzanan bir hikâyenin taraflarıydı Alev ile Baran. Alev hancısıydı bu hikâyenin Baran ise yolcusu. Ailesini karşısına alarak evlendiği adam sandığı kişiden çok uzaktı. Yıldızlarla dolu bir dam altında yaşadığını..

Toronto cinayet masasında görevli Lester, yüzünü neredeyse tamamen tahrip eden korkunç bir trafik kazasının ardından aylarca komada kalır. Sayısız ameliyat ve plastik cerrahi müdahale sonrası hastaneden taburcu edilir. Tek bir sorun var: Kaza ve hayatına dair öncesinde ne varsa hatırlamamakta. Komad..

Bir Mahalle KlasiğiOnlar orta halli mahallenin sakinlerinden ikisi yalnızca. Hiçbir şeyi uçlarda yaşamayan bu ikilinin, uçurumun kıyılarında gezinen aşklarına eşlik etmek isterseniz, işte burası tam da aradığınız yer.Cesaretten yoksun büyütülüyorduk çoğu zaman. İlk adımı beklerken böyle benim gibi b..

Kendime sonsuz güvenim vardı, kararlı oldum. Hiç pes etmedim. Azmimi hiç düşürmedim. Yoluma çıkan engelleri ezdim, çiğnedim geçtim. Yapamazsın diyen eşimin tenkitlerine katlandım. 12 yıllık evlilik ve 2 çocuk olmasına rağmen kendime gurur meselesi yapmadan ortaokul sıralarına oturdum. Egomu, amacım ..

“Dergiyi galiba yayına girdiği ilk günlerde gördüm. Doğrusu beklentimin üzerindeydi... Şaşırdığım şeylerden biri öykülerin çocukluğu oldu. Şahane bir şey bu. Aynı verimlilikte gitmelerini dilerim yazarlarınızın. Polisiyenin yükselişinin ölçütlerinden biri bu konuya özel ilgi gösteren yayınlar olduğu..

Claudia küçükken ailesini kaybetmiş genç bir kızdır. Ama onu o kazadan kurtaran kişinin kaderinin bir parçası olduğunu bilmemektedir. Hayatında her şey yerli yerinde olmasına rağmen yine de bir şeylerin eksik olduğunu düşünmekten kendini alıkoyamaz. Sanki bir şeyler olması gerektiği gibi değildir. B..

Biraz benden, biraz toplumdan… yaşanmış…yaşanması muhtemel... hikayeler topluluğudurbu yazılanlar.DM’den yürüyüp beğeni atıp,dürten dürtülenlerin… selficilerin… gelen zamlarave hayat pahalılıklarına takılmadan beğenilerinitakip edenlerin… ekran yüzlerine aşk ve sevgiduyanların… erozyona uğrayanların..

"Muhterem ablalarım, teyzelerim evlenmeyi düşünmüyorum. Eminim ki oğlunuz parmakla gösterilecek dereceye erişmiştir fakat şu anlık halimden memnunum" Ne kadar da kendinden emindim halbuki. Sonra ne mi oldu... Mecbur kaldım. Tamam, İnsan çoğu şeye mecbur kalır.. Okumaya, çalışmaya, susmaya, konuşmaya..

“Ev”Seni, yorgun argın uyanmış bir şekilde, pencerelerden sabaha bakarken gördüm. Yüzünde dünden kalma bir ay, bir ışık gözlerinde. Ama nasıl desem de sızlamasa içim, nasıl anlatabilsem de ayıp olmasa bahçelere. Evinizin önünde bir çocuk, çocuğun ellerinde birkaç mendil, biraz da bozukluk var belki ..

Her anlatıldığında, anlatıcıdan bir şeyler bulaşan efsaneler, doğdukları toplumun ortak hayal gücüdür aslında. Korkularını, sevgilerini, umutlarını dillendirirler bu yolla. Ne zaman ki yazıya dökülür; yaşayan, yaşadıkça gelişen bir varlık olmaktan çıkar, mumyalanması tamamlanmış bir ölü olurlar. Bak..

İslam ülkelerinde kadın olmak zordur. Kendini din alimi gibi gören öyle softalar var ki, kadını horlar, kadını aşağılayan kocalar, kayınvalideler, maçolar, insan kılığına bürünmüş erkekler kadını yalnızca "dişi" olarak görür, onlara mal, bir köle muamelesi yapar. Tarlada, bağda, bahçede çalışan, evd..

Yusuf’un en büyük suçu, devletini işgal eden askerlerden birini canından çok sevmekti. Bir yandan vatan mücadelesi bir yandan bu kara sevda her geçen gün bitiriyordu onu. İmkânsız bir sevdaydı bu, düşmandan yar olur muydu? Vatanıydı söz konusu, dul kalmış kadınların ve öldürülmüş babasının kanı yerd..

Işığın ölmesini izleyen bir toplum Bu senin ülkenin onarılamayacak bir gerçeği. Merak ediyorum, senin ruhu parçalanmış ülkende hâlâ âşık olan insanlar var mı? Düşüncelerini bedeller ödemek pahasına, cesurca söyleyenlerin olduğunu biliyorum. Ama olağanüstü aşklar yaşayanları görmedim. Ekmek derdine d..

Veterinerlik fakültesi son sınıf öğrencisi Balın, o yaz çalıştığı hayvan hastanesinde ilginç bir hayvanın tedavisini üstlenir; bir Bal Porsuğu!Bu canlı cansız ayırt etmeden her şeye saldıran ve her şeyi yiyen dünyanın en korkusuz hayvanına hayran kalan genç kız, aynı yıl hayatını tümüyle”. değiştire..

Kamuflajlarınızı hazırlayın 1998 yılına geri dönüyoruz! 90’lı yıllarTelevizyonda ‘Deli Yürek’ izlemek...Walkmanden Sezen Aksu dinleyerek bunalıma girmek...160 karakterle sınırlı kısa mesajlar...Kontörlü telefonlar...Sosyal medyanın henüz yaygınlaşmadığı samimi zamanlar...Siyasi çalkantılar, Fadime Ş..

Aşk ve NefretBu iki duygu aynı vücutta hayat bulabilir mi?Yenilmez bir zırhı olan, iş hayatında acımasızlığıyla bilinen Kenan Barlas, bu güne kadar gönlünü kimseye kaptırmamıştı.Ta ki aklını başından alan güzel, zeki ve bir o kadar da dikkat çekici Arzu Solmaz’la tanışana kadar.Kenan tüm gücünü ve k..

Belki birgün bir misa?r gelir diye kapıları kilitli yürek odaları var onların.En özel çay bardaklarını, tabaklarını, çatal bıçaklarını hiç kullanmadılar. Hepsini kutular, naylon torbalar içinde misa?rlere sakladılar.Evlerinin en büyük ve en rahat odalarında oturmak yerine, orayı özene bezene döşeyip..

1960’lar Türkiye’sinin küçük, kendi halinde, tipik bir endüstri kasabası: Heybetli bacasıyla fabrika, tek katlı lojmanlar, nefis bir sahil, lokal, tren yolu, kumsal, deniz ve nereye el atsan arkeolojik kalıntılar- denizin dibinde, tepelerde, bahçelerde... Soğuk, karlı bir kışı geride bırakan kasaba ..

Bir sokak ortasında, kırık bir sokak lambası eşliğin de sarıp sarmaladım onu. Onun çıkmaz sokağında Onunla yanmaya geldim.Ben Ateş, ruhunu bu satırlarda bırakan Çoban Yıldızı değil!Adım Ateş, şiir gibi bir adamın ellerine tutunarak sonsuzluğu yazan cesur kız.Ben Ateş, bir ateşin ortasında tek başına..

Bu şiirler başka bir dünyanın bildirileri, mesajları ama İncil’leri değil.Müjde yerine mahşer gününe yakın.İnsanın en derin yerlerine, sanki hücrelerinden sesleniyor.Dil mimarisinden fazla bir şey.Prof. Dr. Nurettin ÖztürkÜrün Adı: Ölüme Yakın Tanrı’ya UzakÜrün Kodu: 9786057537218Yazar: Merve Yılmaz..

Dedektif romanı Feneryolu Cinayetleri’nin yazarı Gencoy Sümer’den yeni bir katil kim? polisiyesi: Aile Sırrı.Bu kez olay Londra’da geçiyor. Dedektifimiz ise, www.dedektifdergi.com okurlarınının yakından tanıdıkları bir isim: Percule Hoirot.Gencoy Sümer’in polisiye dergi Dedektif’te yayınlanan kimi h..

BabamAFERİN.Alper AtalanAltın günü teyzeleri, mahalle pazarında kıyasıya alışveriş yapanlar, uçuk kaçık hipster arkadaşlar, hafta sonları delice girişilen temizlik muamması, reklam şirketlerinde çalışan orijinal tipler, herkese bir başka gelen Kore sineması, spor salonlarının soyunma odasındaki geyi..