Düşler, sadece gözlerimizi kapattığımızda gördüğümüz; kimi zaman renkli, kimi zaman siyah beyaz görüntülerden mi ibaret? Yoksa rüyalar aslında bizim için gerçek olan hayatlar mı?Doğum bir başlangıçken, ölüm bir son mu? Peki ya ölüm, beden denilen maddi kabuğundan sıyrılan ruhun yolculuğunun ilk adım..
Bu gezegende var olmanın sarhoşluğu o kadar içimize işlemiş ki yaşarken kenara ittiğimiz bazı şeyleri yapamıyor ya da düşünemiyoruz. Hayat bize kendi öğretmek istediği birtakım şartları tahmin etmediğimiz zamanlarda karşımıza çıkarıyor.Bugünlerde yeni bir virüsten bahsediliyor. Aslında daha önceden ..
Zaman makinesi icat edilmemiş olsa da geçmişe gidip o dönemdeki insanlarla zaman geçirip, onların dertlerine ortak olmak bazen mümkündür, evet mümkün. Çünkü okuma dediğimiz bu sonu gelmeyen müthiş istek, insanı okudukça farklılaştırıyor ve farklılaştırdıkça hayata olan bakışını değiştiriyor. Zaman m..
Düşlerin saydam soluğundaBir kış bahçesi kadar bahçeleşirsiniz ancakBuğulu pencereleriniz tarumar bahçelere açılırGünleriniz kırılganlığa dönüktürÖrtülür kapılarınızEl ayak çekilirSiz de bilirsiniz uzak günlerin yasını Yalnızlığı büyür güllerinÜşürken kışın ağzındaSiz de bilirsiniz elbetÇağırmakla g..
Anlayacağın bizim çanta Berlin’de de epeyce işe yarıyor. İstanbul’dan farklı olarak burada kimse bana “Çantalı Sarkis Usta” demiyor. Çantam pek dikkat çekmiyor, çünkü burada çanta taşımak çok alışılmış bir şey. Neredeyse herkes çanta taşıyor. İstanbul’da bırak esnafı, zanaatkârı… Öğrenciler bile çan..
Suzan R. HOFSTEDE, 30 Nisan 2005 tarihinde Hollanda’nın Goes kentinde doğdu. Hem Türkiye hem Hollanda vatandaşıdır. 2010 yılında Hollanda’dan Türkiye’ye geldi. Altı yaş ve birinci sınıf eğitimini Bilkent İhsan Doğramacı Vakfı Özel İlkokulu’nda aldıktan sonra ikinci sınıftan itibaren TED Ankara Kolej..
“Bu zamanda ve bu zamanın ötesinde.”Ürün Adı: Akrep ve YelkovanÜrün Kodu: 9786256574014Yazar: Kısmet ÖzeksayBasım Yılı: 2023Kapak Türü: Karton KapakSayfa Sayısı: 92Kağıt Cinsi: 2. HamurÇevirmen:..
Parça parça döküldü binanın camları. Zaman durdu. Yalnız sen, ben ve boş oda Parça parça döküldü ortaya. Bütün saatler, farklı dakika gösteriyordu.Bütün takvimler, farklı gün, Biz seninle farklı dünya... Parça parça döküldü duvarlar Üstümüze yıkılırcasına. Ne düş kaldı ne rüya, Yalnız sen, ben ve bo..
İnsan imrenerek yaşar.Bir eve, bir arabaya ya da bir aşka.Ev, araba olmasa daAşkta eksik kalan insanHep hasta…Bir rendedir zaman,İnsanı ufalayıp durur.Geçen tüm yıllarBizlere bir mutluluk borçludur…Ürün Adı: ElifÜrün Kodu: 9786256474925Yazar: Mustafa Oğuzhan CanalBasım Yılı: 2023Kapak Türü: Karton K..
Lino, buzullarda yaşayan bir kutup ayısı.Yaşadığı yer bembeyaz…Oysa Lino, rengârenk bir bahçenin hayalini kuruyor.Peki, bu mümkün mü?Bir dal parçası fırçaya, boyasız bir fırça ışıl ışıl bir dünyaya dönüşebilir mi?Bu sihir mi yoksa hayal gücünün mucizevi gücü mü! Emine Özçivi, içindeki çocuğu asla ..
Göktuğ, bu ilkbaharda yeni bir deneyim yaşamak istiyordu.Evinin arkasındaki ormanda, annesi ile yürüyüşe çıktı.Göktuğ, attığı her adımda doğanın kalbine yürüyor gibi hissediyordu.Her an daha çok heyecanlanıyor, doğanın sürprizleri ile karşılaşıyordu.Boyunlarında çanlar takılı keçiler…Yere düşen koza..
Maymun Gibi, sabırsızlıkla beklediği Ceviz Şöleni’ne giderken aklı biraz karışan küçük sincap Moli’nin hikâyesi.Her maymun ağaca tırmanmayı sever mi?Hiçbir tilki ceviz yemezken, bütün kargalar cevize bayılır mı?Peki ya Moli, Ceviz Şöleni’nde diğer sincaplar gibi hissetmediği için gerçek bir sincap o..
“Savaşlar olur ve insanlar ölür.Ancak bir Guryan savaşta ölmez.” “Birçok kişi, eğitim gören çocuklar gibi Gazal’a saygı duyuyordu. Guryanlar insanlar gibi değillerdi. Oldukça zeki ve güçlülerdi. Her birinin 5 ayak parmağı yerine 4 ayak parmağı vardı. Bu şekilde kolaylıkla ayırt edilebiliyorlardı. Fa..
Artık Mirgün’e ulaşıyor, Alesia tekrar jetonu kutuya iten elime mâni olarak, “Kısacık bir süre de olsa sandalınla maviliğe açılmak istiyorum!” diyordu… Bu teklifi, gün içindeki heyecanlarıma heyecan katıyordu… Sağ elimi uzatarak sandala binmesine yardımcı oluyordum. Dilinden dökülen o cümle dakikala..
“İnsan, sevdiğini kışıyla da yazıyla da kabul etmez miydi? Âşık olacaksa eğer, dört mevsimine birden âşık olmaz mıydı? İnsan, sevdiği kişi için savaşmaktan veya bir şeyler yapmaktan vazgeçer miydi? Bence vazgeçmezdi. Vazgeçmemeliydi. Bu hayata sadece bir kere geliyorduk sonuçta. İnsanın sevgisi uğru..
Güneşli bir günde dışarıda olmak çok eğlenceli.Peki yağmur yağdığında dışarıda olmak yine eğlenceli mi? Dogi güneşli günleri seviyor ama yağmurlu günleri asla... Çünkü yağmur yağdığında bir parça çikolata ya dabir top dondurma gibi erimekten çok korkuyor.Bu korkusundan kurtulmanın bir yolunu bulabil..
Kimi zaman iki sözcük, kimi zaman bir cümle, kimi zaman bir şiir... Az sayıda söz, uzun ve derin düşüncelere davet ediyorokuru. Okurun kitabı bir kerede okuyup bitirmesinden ziyade, baş ucuna koyup tekrar ve tekrar okuyabileceği bir eser...Üstelik aynı cümle her okunduğunda başka bir fikir ya da düş..
Kitabın arka kapağına süslenmiş cümleler tasarlamak üzere aslında uğraşmıştım. Ancak içeriğin ruhuna aykırı hareketedeceğimi fark ettiğim için bundan vazgeçtim. Kitabı bitirip kapağını kapattığınız zaman, düşündüklerinizi, hissettikleriniziözgürce sürdürebilmeniz adına bu alanı sizin zihninize ve yü..
“Bu kitabı, ‘Baba olunca anlarsın,’ ve ‘Siz erkekler ne anlayacaksınız?’ arasında sıkışıp kalınca yazmak istedim. Hissettiğim, az biraz ötekileştirilme ama bir o kadar da tahrikti. Kitapçılarda bir heves gezerken, babalıkla ilgili ne kadar az yazı, kitap, eser olduğunu fark etmemle beraber başladım ..
Çağdaş ve geleneksel şiir arasında bir kavşak, bir köprüdür Ezeli Doğanay...Herkesin şiir yazdığı, şiirin doruklarda olduğu bir dilde, şair olmak zor. Özellikle basın ve iletişimin kolay olduğu günümüzde yazıp yayınlamaktan çok daha önemlisi okutup sevdirmek. Bu zorluğu aşmak için şairin sürekli ken..
Gözlemlemeyi, konuşmayı, anlamayı ve kişileri belirli bir alanda yönlendirmeyi bu denli benimsemiş biri olarak, kendi penceremden gördüğüm şekilde ve anlattıklarımla, okuyan herkese bu kitap sayesinde ulaşmak istedim. Ne büyük cesaret!Bu kitapta anlatılanlar az bilinen şeyler olmamak ile birlikte, k..
Alp, meraklı, dünyayı keşfetme heyecanıyla dolu bir çocuk. Yaşadığı topraklar, onu her daim bir maceraya davet ediyor!Bir tarafta Emre Gölü, diğer tarafta Peri Bacaları… Dünyanın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Ayazini… Gizemli izleriyle Kral Yolu,binlerce yıllık geçmişe sahip Avdalaz Kalesi…..
Heyhat! Bakın, ey insanlık! Bu tablodaki laneti çözüp tembelliği öteleyen, resmi bitiren benim! Benim iradem, azmim, mücadelem. Ressam’ın kattığı tek şey elinin becerisidir. Şayet Tanrı bana el verseydi, ben de çizerdim! Lakin dil verdi yalnızca. Ben, siyah, zehirli bir akrep! Bir böcek! Hani üstüne..
Her şeye rağmen, her şey bize rağmen devam ediyordu. Dünya biz olmadan dönüyordu. Bizi unutmuştu, vaktiyle o kadar hızlı dönmüştü ki, kendi yuvarlak hatlarından keskin bir kare duvara hapsetmişti bizi. Güneşi görmüyorduk. Bir keresinde gerçekten gökyüzüne baktım, gün içinde defalarca, mahallemizde g..
Özen Şahin, çocuklar için hayal gücünün sınırlarını zorlayan sıcacık bir öykü yazdı. Arkadaşlık, doğa, çevre bilinci, hayvanseverlik, yardımlaşma, iyi insan olmanın kazandırdıkları, küresel sorunlara duyarsız kalmama gibi konuların özenle işlendiği Gezegen X çocuklara soluksuz ve heyecan dolu bir ok..
İnsan kendini bulduğu yerdedir; bazen sıcacık bir çay bardağının buğusunda, bazen de masmavi bir denizin kıyısında, kalbine sığınmış bir insan sıcaklığında, bir gülüşte, bir öpüşte... Aslında sadece kendinde. İnsan ne kadar ararsa kendini başka düşlerde, başka âlemlerde, sonunda bulur kendini kendin..
Bu kitap, 8-12 yaş grubundaki çocuk psikolojisine uygun bir kitap. 8-12 yaş problem çözme, işlemsel düşünme yetisinin, yeni bilgiler öğrenme, sınıflama becerisinin geliştiği evre. Çocuklar, hayal ve gerçek ayrımını da yapabildikleri on iki yaştan itibaren giderek erişkin zihni ile düşünmeye başlıyor..
“Tanık olduğu saf şiddet Çetin’in içini kaldırdı. Dayanamadı ve Gül Hanım’la yediği akşam yemeğinden midesinde kalanları öğürerek çıkardı. Elinde tuttuğu mayoya da kusmuk bulaştığını görünce yüzünü buruşturdu. Tekrar düzgün nefes almaya başlayabildiği zaman Selim’i düşündü. Bu adam bir kanser, bir p..
Brütüs bıçağı çıkardı. Sezar’ın etrafını sarmaya başladılar. Ve bir an Sezar ile ikimiz olayın ortasında kaldık. Bildiğin Sezar’ın koruması durumuna düşmüştüm. Ve bu durumdan kurtulmanın tek yolu vardı: Kılıcıma davranarak Sezar’ın omzuna dokundum. Döner dönmez bıçağı göğsüne sapladım. Sezar ile göz..
Bugün kahramanımızın doğum günü!Ama aynı zamanda büyükannesinin de doğum günü. Bir çocuk nasıl büyükannesiyle aynı gün doğabilir ki! Bu durum kahramanımızın kafasını biraz karıştırsa da,bu karışıklığı çözmek için bir planı var! Bizimle eğlenceli bir serüvene çıkmaya ne dersiniz?Ürün Adı: Büyükanneml..
Elif TAPA, 1981 yılında, iki çocuklu bir ailenin tek kız evladı olarak Trabzon’da dünyaya geldi. Bir erkek kardeş sahibi olan Elif TAPA; anaokul, ilkokul, ortaokul ve lise eğitimini Trabzon’daki merkez devlet okullarında tamamladı. Yabancı dili İngilizce olan Elif TAPA, üniversite eğitimini yine Tra..
Bu kitabın kahramanı bir çocuk.O, cesur, zeki ve meraklı bir çocuk. Küçük bir problemi var. İsimleri bir türlü aklında tutamıyor. Sadece insan isimlerini de değil. Bazen hayvanların, bazen ülkelerin, bazen kitapların da ismini unutuyor. Bu kitabın da ismini unuttu. İsimleri aklında tutamıyor olması,..